بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

إِنَّ ٱلۡمُتَّقِينَ فِي ظِلَٰلٖ وَعُيُونٖ ٤١

Şüphesiz ki (korunan) müttakîler gölgelerde kaynaklar.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَفَوَٰكِهَ مِمَّا يَشۡتَهُونَ ٤٢

Ve canlarının istediğinden meyveler içindedirler.

– Elmalılı Hamdi Yazır

كُلُواْ وَٱشۡرَبُواْ هَنِيٓـَٔۢا بِمَا كُنتُمۡ تَعۡمَلُونَ ٤٣

Yeyin, için âfiyet olsun işlediğiniz amellere mukabil.

– Elmalılı Hamdi Yazır

إِنَّا كَذَٰلِكَ نَجۡزِي ٱلۡمُحۡسِنِينَ ٤٤

İşte biz muhsinleri böyle karşılarız.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَيۡلٞ يَوۡمَئِذٖ لِّلۡمُكَذِّبِينَ ٤٥

Vay halina o gün yalan diyenlerin.

– Elmalılı Hamdi Yazır

كُلُواْ وَتَمَتَّعُواْ قَلِيلًا إِنَّكُم مُّجۡرِمُونَ ٤٦

Yeyin, zevk edin biraz, çünkü mücrimlersiniz.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَيۡلٞ يَوۡمَئِذٖ لِّلۡمُكَذِّبِينَ ٤٧

Vay haline o gün yalan diyenlerin.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَإِذَا قِيلَ لَهُمُ ٱرۡكَعُواْ لَا يَرۡكَعُونَ ٤٨

Yerler, içerler de rükû' edin denildiği zaman onlara, rükû' etmezler.

– Elmalılı Hamdi Yazır

وَيۡلٞ يَوۡمَئِذٖ لِّلۡمُكَذِّبِينَ ٤٩

Vay haline o gün yalan diyenlerin.

– Elmalılı Hamdi Yazır

فَبِأَيِّ حَدِيثِۭ بَعۡدَهُۥ يُؤۡمِنُونَ ٥٠

Artık bundan sonra hangi söze inanacaklar?

– Elmalılı Hamdi Yazır

AYARLAR
Okuyucu